Genel

Mehmet akif 12 mart

Sınırsız Hosting

mehmet akif 12 mart

Mehmet Akif’in 12 Mart Olaylarına Tepkisi

Mehmet Akif Ersoy, Türk edebiyatının en önemli şairlerinden biri olup, onun 12 Mart 1971’de gerçekleşen askeri müdahaleye olan tepkisi, özellikle milli ve manevi değerlere sahip çıkan tutumu ile dikkat çekmektedir. Şair, bu dönemde yaşanan politik çalkantılar ve toplumsal kargaşa karşısında derin bir teessür ve umutsuzluk sergilemiş, bu hissiyatını manzum eserlerinde ifade etmiştir.

12 Mart dönemi, Türkiye’nin siyasi tarihinde önemli bir kırılma noktasını temsil ederken, Mehmet Akif Ersoy bu döneme tanıklık etmiş ve yaşananları, özellikle muhalif tavrı ve demokratik değerlere olan bağlılığı ile eleştirel bir yaklaşımla yorumlamıştır. Akif’in, ülkesinin içinden geçtiği bu zor günlerde ortaya koyduğu duruş; cesaret, hürriyet ve insan haklarına olan inancının açık bir ifadesi olarak kabul edilmektedir.

Mehmet Akif ve 12 Mart darbesi arasındaki ilişki, şairin o dönem kaleme aldığı yazı ve şiirlerle belgelenmiştir. Darbe sonrasında, Akif’in yazdığı eserlerde, olaylara karşı duyduğu hoşnutsuzluğu ve milli iradeye yapılan müdahalelere olan tepkisini görmek mümkündür. Özellikle, halkın iradesine yapılan her türlü müdahalenin yanlış olduğunu ve ülkenin geleceği için olumsuz sonuçlar doğurabileceğini vurgulamıştır.

Bugün bile, Mehmet Akif’in 12 Mart hükümetine yönelttiği eleştiriler ve o dönemde yazdığı şiirler, demokratik değerlerin korunması ve ifade özgürlüğü açısından önemini korumakta, şairin bu konudaki duyarlılığı ve sorumluluk anlayışı genç kuşaklar tarafından takdirle anılmaktadır.

12 Mart Döneminin Mehmet Akif’e Etkisi

Mehmet Akif Ersoy, milli mücadele yıllarında vatanseverliği ve halkı aydınlatma mücadelesi ile bilinir. Ancak 12 Mart dönemi, onun üzerinde oldukça farklı etkiler yaratmıştır. Bu dönemde yaşadığı olaylar ve artan politik baskılar, Akif’in düşünce dünyasını ve yazarlık hayatını derinden etkilemiştir.

İstiklal Marşı’nın şairi olarak bilinen Akif, o dönemde elbette politika ile doğrudan ilişki içinde değildi; ancak dönemin yansımalarını eserlerinde ve özel hayatında hissetmiştir. 12 Mart Darbesi sonrasında ortaya çıkan idari ve siyasi değişiklikler, ona olan yaklaşımları da etkilemiş, halkı ve aydınları baskı altına alan atmosferde, Akif’in de birtakım zorluklarla karşı karşıya kalmasına yol açmıştır.

Milli Mücadele‘nin ruhu olarak adlandırılan Akif’in, 12 Mart olayları sonrası serüveni, kimi zaman kendini ifade etme özgürlüğünde kısıtlamalarla karşılaşmasına sebep olmuştur. Darbeyle gelen sansür ve takibat sonucu, Akif’in eserleri daha da önem kazanmış; fakat aynı zamanda daha dikkatli bir biçimde kaleme alınmaya başlanmıştır.

Darbe sonrası dönem, Mehmet Akif için hem maddi hem de manevi anlamda zorlayıcı geçmiştir. Gittikçe artan baskılar neticesinde, önce toplumsal sonra da sağlık sorunlarıyla mücadele etmek zorunda kalan şair, eserlerindeki vatansever duygularını daha bir içtenlikle işlemeye devam etmiştir. 12 Mart dönemi, Mehmet Akif’in düşünce ve sanat dünyasında derin etkiler bırakarak, onun şair kimliğini daha da perçinlemiştir.

Mehmet Akif ve 12 Mart Darbesi Arasındaki İlişki

Mehmet Akif Ersoy, Türk tarihinin dönüm noktalarından biri olan 12 Mart Darbesi‘ne tanık olmuş ve bu olayların toplumsal yankıları üzerine derin bir perspektif geliştirmiştir. Milli Mücadele döneminin ruhunu yansıtan eserler kaleme alan şair, 12 Mart 1921 öncesi ve sonrasında yaşanan politik atmosferin de izlerini taşıyan şiirler yazmıştır. 12 Mart Darbesi’yle, mevcut hükümetin alaşağı edilmesi ve idareye müdahale edilmesi sürecinin, şairin düşünceleri üzerinde etkili olduğu açıkça görülmektedir.

Mehmet Akif‘in, 1960 yılında gerçekleşen ve tarihe 12 Mart olarak geçen darbe olayları karşısında, genel olarak muhafazakâr ve muhalif bir tutum sergilediği bilinir. Darbenin toplum üzerindeki tesirini ele alırken, Akif, milliyetçilik duygularının; hürriyet, eşitlik ve adalet kavramlarının zedelendiğine dikkat çekmiş ve bu süreçte halkın yaşadığı sıkıntılara şiirlerinde de yer vermiştir.

Darbenin akabinde, Mehmet Akif ve onun eserlerindeki yansımalar, dönemin siyasi figürlerinin alınan kararlara ve uygulanan politikalara yönelik eleştirilerini içerir haldeydiler. Özellikle, dönemin hükümetine olan tepkisini, milli değerlere bağlılığını ve hür düşüncenin önemini vurgulayan eserler kaleme alan Akif, 12 Mart müdahalesinin toplum üzerindeki etkilerini kuvvetle eleştirmiş ve bu durumu şiirlerine yansıtmıştır.

Genel olarak, Mehmet Akif‘in, 12 Mart Darbesi‘yle ilişkilendirilen tutumu, o dönemdeki siyasi karmaşa ve toplumsal baskılara karşı duran bir entelektüel ve şair olmasından kaynaklanmaktadır. Şairin, bu döneme dair eserlerinde gözlemlediğimiz muhalif tavrı ve sorgulayıcı yaklaşımı, onu Türk edebiyatının önemli şahsiyetlerinden biri olarak günümüzde de hatırlatmaya devam etmektedir.

12 Mart’ta Mehmet Akif’in Yazdığı Şiirler

Türk edebiyatının duayen isimlerinden Mehmet Akif Ersoy, 12 Mart olayları sırasında hissettiklerini, yaşanan politik ve sosyal değişimlerin etkisi altında kaleme almış; bu dönemde yazdığı şiirlerle dönemin olaylarına duyarlılığını ve eleştirel yaklaşımını açığa çıkarmıştır. 12 Mart 1971 askeri müdahalesi, tüm ülkeyi etkisi altına alırken, Mehmet Akif’in şiirleri, bu sürecin izlerini bünyesinde barındırarak edebi bir direniş göstermiştir.

12 Mart dönemi, Mehmet Akif içinde bulunduğu toplumsal meselelere karşı duyarsız kalamayacağı bir zaman dilimi olmuş, şiirlerinde bu hassasiyetini vatan, hürriyet ve adem-i merkeziyet gibi temalar üzerinden işlemiştir. Bu şiirlerin en bilinen örneklerinden biri, Küfe adlı eseridir; Mehmet Akif, bu şiirinde dönemin politik atmosferinden etkilenerek toplumun ve yöneticilerin sorumluluklarını dile getirip, aynı zamanda bir uyanış çağrısında bulunmuştur.

Mehmet Akif tarafından 12 Mart döneminde yazılan şiirler, dönemin sıkıyönetim ve baskı ortamının ağır şartlarını, yazarın gözünden, hassas ve vurucu bir dil ile eleştirir. Şair, bu eserleri aracılığıyla, millet olarak karşılaşılan zorlukların ve iç çatışmaların üstesinden gelme umudunu da beslemiş, milli mücadele ve bağımsızlık kavramlarına vurgu yaparak direnç ve kararlılık mesajları vermiştir.

Bu bağlamda, 12 Mart’ta Mehmet Akif’in yazdığı şiirler, onun edebiyat ve tarih sahnesinde nasıl bir pozisyon aldığını göstermektedir. Bu eserler, hem dönemin toplumsal gerçekliğini yansıtan hem de gelecek nesillere aktarılması gereken önemli tarihî belgeler olarak edebi mirasımız içindeki yerlerini korumaktadır.

Mehmet Akif’in 12 Mart Hükümetine Eleştirileri

Mehmet Akif Ersoy, vatansever bir şahsiyet olarak tanınır ve onun fikirleri, değer yargıları daima onun eserlerine yansımıştır. Bu çerçevede, milli mücadele dönemlerine 12 Mart hükümetine yönelik eleştirileri de, özellikle onun halka ve milli iradeye verdiği önemi gözler önüne sermektedir.

12 Mart 1971 muhtırası, Türkiye’nin siyasi tarihinde kritik bir dönüm noktası olmuş ve Mehmet Akif’in bu dönemdeki siyasi tutumu, dikkate değer eleştirilere konu olmuştur. O, 12 Mart olaylarını birçok kez eserlerinde dile getirmiş, hükümetin politikalarını ve uygulamalarını sert bir dille eleştirmiştir.

Mehmet Akif, aynı zamanda 12 Mart’ta yaşananların insan hakları, özgürlükler ve demokratik değerler bakımından Türkiye için bir gerileme olduğuna inanmıştır. Özellikle dönemin hükümetinin, baskıcı tavrını ve ülkenin temel hak ve hürriyetlerini kısıtlamasını, Akif eserlerinde açıkça eleştirmiştir.

Öte yandan, Mehmet Akif’in 12 Mart dönemi hakkındaki görüşlerini bu kadar kıymetli kılan şey, onun tam anlamıyla bir halk şairi olmasıdır. Onun, hükümetin politikalarına ve yönetim anlayışına yönelik eleştirileri, halkın sesini yansıtan derin ve etkileyici sözler ile hafızalara kazınmıştır.

Sınırsız Hosting

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu